ARAMA SONUÇLARINIZ

vajinismus

CİNSEL İLİŞKİ Mİ AĞRILI YOKSA AĞRININ NEDENİ CİNSELLİĞİN KENDİSİ Mİ ?
Is the pain sexual or is the sex painful Biliyormusunuz, google’da türkçe reklam vermek isterseniz rekabet düzeyinin en yüksek olduğu kelime “vajinismus” kelimesidir. İlgi çekeceği mutlaktı ama konu ile ile ilgili yazımın (ki fazla akademik bilgi içermemesine rağmen) böylesi tartışılması çok güzel. O zaman bazı noktaları netleştirmek gerek: Cihat Kısa ve Altan Gülener vajinismusun tedavisinin olmadığını, tam olarak tedavi edilemediğini okuduklarını söylüyorlar. Seks terapisi denilen kavram Masters ve Johnson tarafından vajinismus için geliştirilmiş, ardından diğer cinsel fonksiyon bozukluklarına adapte edilmeye çalışılmıştır. Açıkçası başarılı olduğu tek konu da vajinismusdur. Benim kendi serimde başarı oranım ise %94.3’dür. Başarıyı etkileyen en önemli 2 faktör; hastanın düzenli tedaviye gelmesi ve eşinin tedavi sürecine pozitif bir katkı sağlamasıdır. Dolayısıyla kesinlikle tedavi edilebilecek, üstelik tedavisi son derece yüz güldürücü sonuç veren bir hastalıktır. Diğer taraftan geçen zaman içinde, cinsel ağrı bozukluklarının bir bütün olarak ele alınması gerektiği net olarak ortaya anlaşıldı. Sürecin sonunda, Amerikan Psikiatristler Derneği tarafından sürekli yenilenen Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM). sınıflamasının 5.sinde, vajinismus teriminin kaldırılmasına karar verildi. Bunun yerine “genitopelvik ağrı bozuklukları” başlığı altında tüm cinsel ağrı bozuklukları toplandı. DSM 5 Mayıs 2013’de yayınlanacak. Biz de hep beraber DSM 5’in son halinde vajinismus terimi var mı, yok mu göreceğiz. Bu nedenle Binik tarafından kaleme alınan o paragraftan bahsettim yazımda. Dünya konuyu böylesi akademik platformda hararetle tartışırken, ülkemizde hala “senin kızlık zarın kalın bunu almak lazım”, “şimdi uyuşturucu bir krem vericem sonra oturma banyosu yapacaksın iyileşeceksin”, “künde tekniği”, “anestezi altında birleşme” tarzında zihni sinir tedavi yöntemleri ile hastaların süistimal edilmesi beni üzüyor. Ancak özellikle internet ve sosyal medya sayesinde bu etik dışı uygulamaların ortadan kalkacağına inanıyorum. Böylesi yazılar yazmamın veya Byrk Eda nın bahsettiği canlı yayınları yapmamın önemli sebeplerinde biri de bu. Uzun zamandır hazırladığım yeni internet sitemi önümüzdeki 10 gün içinde açacağım. Gerçi anladım ki asla tam olarak bitmeyecek :-) Facebook sayfam ve internet sitem Ocak 2013 tarihine kadar tamamlanması öngörülen projenin 2 temel ayağı. Hedefim internet sitemde akademik bağlamda sağlam bilgiler verirken, facebook sayfam ile bu bilgilerin yer aldığı gerçek yaşama dair öyküler aktarmak sizlere. Umarım başarılı olurum :-) Görüşmek üzere. Ben buralardayım, beklerim :-) Sevgi ve saygıyla İyi ki varsınız...

0 yorum: